20 Şubat 2014

Ahşap Pano

Merhaba güneşli bir Bursa gününden. 
Sanki bugün Şubat'ın 20'si değil. Sanki bugün Nisan gibi, Mayıs gibi. Bu güneş hoşuma gidiyor elbette ama endişelerim hala yerli yerinden duruyor. Neler oluyor? Bizi neler bekliyor? Nasıl bir kış mevsimi geçiriyoruz. Kar, kış, yağmur, çamur, fırtına ile uğraşmamız gerekirken günlük güneşlik hava!!!!!
Doğa bizi ödüllendiriyor mu, cezalandırıyor mu? Anlamadım.



Bugün ilk hamur kabartma deneyimimle bir ahşap pano yapmıştım. Hamur kabartmada aslında ne kadar acemi olduğum bal gibi ortada:) Bu panoyu yaptıktan sonra Ece Aymer'in seminerine katılıp görmüştüm asıl hamur kabartmanın nasıl yapıldığını ve güzel bir çalışma da yapmıştım, buradan bakabilirsiniz. 
Kendimce teknikler uygulamıştım. Böyle birşeyi biryerde gördüğüm için değil, deneme amaçlı yapmıştım. Ahşabı boyadıktan ve kuruduktan sonra. Nemli ellerimi üzerinde gezdirdim ve gazeteyi alıp üzerinde bir süre bastırarak tuttum. Boyaları ahşaba geçmişti ve güzel lekeler oluşturmuştu. Hoşuma gitti:)) Böyle bir teknik kullanılıyor mu? Kullanılıyorsa adı nedir? Bilenler bu konudaki fikrini belirtirlerse sevinirim. 
Daha sonra kelebekler, çiçekler, kurdeleler, danteller v.s. derken sevdiğim bir pano oldu. Kısa bir süre sonra arkadaşımın dükkanında Amerika'ya hediye götürülmek üzere satıldığını duydum:))
Güzel günlerde kullansınlar. İşte bu panomun hikayesi de böyle. 

instagramdan takip etmek isterseniz, kullanıcı adım... nagehanoge



Havalar nasıl olursa olsun, sizin havanız ve sağlığınız iyi olsun:)


13 Şubat 2014

Değişim iyidir...

Bahar gibi. Çiçek açması gereken tüm ağaçlar çiçeklerini de açmış. Hoşuma gidiyor, ama endişeliyim. Neden acaba?? Kışın ortasında bahar havasını yaşamanın sonuçlarını düşünüyorum, nelerle karşılaşacağımızı kestiremiyorum. Umarım endişelerim yersizdir. 
İşlerimin yoğunluğu nedeniyle epey ayrı kaldım buralardan. Hatta tüm sosyal medyadan. Arayı fazla uzatmadan kısacık yazılar eşliğinde yayınlarıma devam etme kararı aldım. Ne mühim bir karar almışım ama:))
Siyahken, beyaza döndürdüğüm ve sanki daha çok sevdiğim mumluğum.












Keyifli geçsin günleriniz...


20 Ocak 2014

Hem Mor, Hem Puantiyeli...

Merhaba, 

Yılları, ayları, günleri uğursuz olarak nitelendirmem. Ama talihsiz bir hafta olduğunu söyleyebilirim. Geçen hafta üç yakınımızı kaybettik. İki kuzenimin eşi ve bir de babamın kuzeninin eşi. Kısmet diyelim, kader diyelim. Mekanları cennet olsun, nur içinde yatsınlar... 

Herşeyle ilgili hevesim kaçıyor bir anda, "aman yapacaksında ne olacak, işte herşey boş" diyorum. Sonra toparlıyorum kendimi hayatının bir anlamı olmalı. Gezeceksin, yiyeceksin, içeceksin, sohbet edeceksin, çalışacaktın, zevklerin, uğraşların olacak. Oturup ölümü bekleyecek değilsin ya diyorum. Hayat bazen çelişkilerle dolu. Ne yaşıyorsak hemen o ruh haline bürünüyoruz. Önemli olan bir an önce toparlanmak. Çünkü hayat devam ediyor. Allah hiçkimseye içinden çıkamayacağı, başedemeyeceği olaylar yaşatmasın.

***

Evet gelelim bugünkü yayın konumuza.
Ahşay boyama ve süsleme.

Hem mor, hem puantiyeli:))


Aylar önce iş arkadaşımın kızı Ecem için yapmıştım bu kutu çalışmasını.



Ecem mor seviyor, puantiye seviyor. Bende puantiye sevenlerden:)) Önce onun için görselleri bir araya getirdim ve tasarım yaptım, puantiyeleri unutmadım:) Kutuya uyguladıktan sonra gelsin dantelller, kurdeleler... 

Tasarımı tamamen yapıp kutuya kaplama yaptım. Sonradan puantiye yapmaktan daha kolay ve düzgün. Malum benim puantiyeler her zaman bu kadar muntazam olmuyor. 

Ablamdan da kurdeleden gül yapmayı öğrenmiştim. Onu da yapıp uyguladım.






Ben beğendim, Ecem beğenmiş, umarım sizlerde beğenirsiniz:)

Hepinize güzel bir hafta diliyorum. Sağlıklı, mutlu, keyifli...





14 Ocak 2014

Matruşka Anne-Kız...

Bir kalp figürünü, bir de matruşkayı çok seviyorum. Evde birşeylerle uğraşmaya başladığımda annemin dikmiş olduğu yastıklara aplike matruşkalar yapıp, uygulamıştım. Buradan bakabilirsiniz...

Meşhur matruşka kalıbım:))

Sevgili Seda'nın bebeği Defne dünyaya gelince, matruşka düştü aklıma. Ama bu sefer genelde iç içe 3-5-7 olan, 15'e kadar çıkabilen maşruşkalardan ben iki tane yaptım. Bunlarda Seda ve Defne oluyordu, yani anne-kız. Çok keyifli çalıştım. Elimde sadece yıllar önce çalıştığım matruşka kalıplarım var, onun dışında süsleme kısmı çok keyifli. Çok beğendiler, çok mutlu oldum. Pembe odaya çok yakıştı:)

Uyuyan güzel:))




Defne'de mışıl, mışıl uyuyup annesini uykusuz bırakmaz umarım:))






Allah analı, babalı (Seda'lı&Erkan'lı) büyütsün:)) 
Hayırlı bir evlat olsun, sağlıklı, mutlu, neşeli, keyifli, başarılı bir çocuk olsun minik Defne:) 



8 Ocak 2014

Instagram'dan Seçmeler...

Yeni yıla yaklaşırken ufak tefek birşeyler yapmıştım.
Instagram'dan takip edenler çoktan gördü bunları, biraz gecikmeli burada yayınlıyorum:)
Şimdi hepsini topladım, seneye kadar beklemedeler. 


Küçük, küçük ağaçlar hazırladım keçeden...




Yıldızlar hazırladım...


Keçe, dantel ve çuval kullandım eldiven ve çorabı yaparken...




Eldivenin üstündeki çiçeğin boncukları itinayla "Bıdık" tarafından dökülüp, saçılır:)) Üstüne üstlük bir de poz verilir:))


Böyle göründüğüne bakmayın aslında minnacık bu keçe eldiven...


Pinterest'te görüp yaptığım mini çam ağacım.


Yaptıklarımı meşhur dallarıma astım. Bu dallar nelere evsahipliği yaptılar...


Minik çam ağacını önce evdeki kullanmadığım küpelerle süsledim:))


Sonra bir paket süs aldım, onları da ilave ettim:)


Ne yaparsanız yapın, mutlaka sıcak çay ya da kahve eşlik etmeli size...



İnsatgram'dan takip etmek istersiniz belki:)) nagehanoge

Facebook'tan takip etmek istersiniz belki:)) asortik


Günleriniz sağlıklı ve mutlu geçsin...




31 Aralık 2013

2014 Kutlu Olsun...



Yepyeni bir yıl, yepyeni umutlar...

Siz de yeni yıldan isteklerinizi yazarsanız, hep birlikte olmasını dileriz:))

Mutlu geçsin akşamınız... 

Dostlarla, aileyle, sevgiliyle, arkadaşlarla ama hep sevdiklerimizle...

Sevgiyle kalın...



20 Aralık 2013

Gökten 800 Elma Düşmüş:))

800 izleyici olunca, yayın da elma olunca, konu başlığı kendiliğinden çıkıverdi:))

Yeni bir yayın yapayım artık derken bir de baktım 800 izleyici olmuş, kendi halindeki blogumda. 
2009 yılının sonundan bu yana devam ettiğim blog yolculuğunda bana eşlik eden izleyicilerime teşekkür ediyorum. İzleyici olmak dışında, arkadaşlıklar edindiğim, başka illerden olanlarla bizzat veya telefonla görüşüp tanıştığım, elektroniki posta yoluyla yazıştığım birsürü dost insan. İyi ki varsınız, iyi ki sizleri tanımışım. İyiki "asortik"i açmışım ve bir şekilde bugünlere gelmişim. 4 yılı bitirmişim bile. Nice senelere diyorum. 800. izleyicim sevgili "saklı bahçem", hoşgeldin:)

Artan kumaş parçaları, düğmeler ve minik kalan keçeleri değerlendirmek için bir süre önce yaptığım "elmalar". Bir kısmı asılabiliyor, bir kısmı ise buzdolaplarını süslüyor mıknatısla. Daha önce şurada yayınlamıştım. Bugünde bir sepet dolusu elmamı yayınlıyorum. 










Elmalar sadece sarı, yeşil ve kırmızı olmaz. Çizgili de olabiliyor bazen:))










Asortik'i "facebook"tan, "pinterest'ten, "instagram"dan da takip edebilirsiniz. Her yerde ben de varım:)))


Sağlıkla ve sevgiyle kalın...