Uzun zamandır bloğumu çok ihmal ediyor, yazı yazmıyor, arayüzüyle ilgilenmiyordum/ilgilenemiyordum. Son günlerde yazmaya başlamış hatta geçen akşam yıllardan sonra arayüzünü değiştirmiştim. Fotoğrafları seçerken evde bizimle birlikte yaşayan çocukların fotoğraflarını da kullanmıştım. Bunu yaptıktan bir gün sonra yaşanacakları bilemeden:(
Çocuklarımız demişken sırasıyla;
Bıdık, 2013 yılında ailemize katılan muhabbet kuşumuz.
Mia, 2016 yılında ailemize katılan jack russel/rus finosu kırma köpeğimiz. (#satınalmasahiplen)
ve son olarak,
Hira, 2019 yılında ailemize katılan tekir kedimiz. (#satınalmasahiplen)
Genel olarak bunların hepsi birer hayvan ama biz hiç onlara öyle davranmadık. Onları bizim kurallarımıza göre değil, onların rahat bir hayat sürmeleri için çaba sarfettik. Mesela bütün tatillerimize, seyahatlerimize Bıdık'ta gelmiştir.
Evde kullandığı büyük bir kafesi, bir de seyahatlerde kullandığımız ayrı kafesi vardı. Kafesi arka koltuğa koyar, emniyet kemerini takar güvenli bir şekilde seyahat etmesini sağlardık. Evde olduğumuz sürelerde neredeyse sürekli açık, özgürce uçardı. Salonda bir duvarda büyük bir dal, kapının üstünde çok sevdiği aynası vardı. Ve ve ve en güzeli de çok güzel konuşurdu. Neredeyse hiç susmadan. Banyo olmayı sever, akan suyun altında dakikalarca banyo olabilirdi. Köpeğimiz Mia ile iyi anlaşır, aynı kaptan yemek yerlerdi. Mia'nın sırtına konar, burnuna gaga atar, benim güzel kızımın hiç aşırı tepkisi olmazdı. Hira için aynı şeyleri söyleyemeyeceğim maalesef. Her hareket eden şeye olduğu gibi Bıdık'a da aşırı ilgisi vardı, çok küçükken birkaç kez kafesin üzerine atladığı oldu. Amacı oyun oynamak fakat Bıdık oyun oynayacağı kadar büyük değildi maalesef. Uzaktan, mesafeli ve meraklı meraklı bakmakla yetiniyordu. Hira geldikten sonra özgürlüğü biraz kısıtlanmıştı. Hira odasında uyurken, Bıdık bizlerle zaman geçirirdi.
Son birbuçuk yıldır üç farklı türle çok güzel anılarımız oldu. Fakat son aylarda Bıdık rahatsızlandı ve veteriner hekime götürdüğümüzde yaşlandığını söylediklerinde çok şaşırmış, inanamamıştık. Ayağında, gözlerinde, kulaklarında sorunlar rahatsızlıklar başlamış ve birsürü ilaç kullanmaya başlamıştık. Bu durum epey canını sıktı minik oğlumuzun. Hiç hoşuna gitmeyen ilaç, krem ve uyguladığımız fizik tedavi çok rahatsız ediyordu ve günden güne yaptığı hiçbirşeyi yapamamaya başladı. Konuşmayı bıraktı bir süredir ve son günlerde uçmayı da bırakmış ve biz ona yatağımızın üzerinde gezmesini sağlıyorduk. Ve nihayet 30 Mart 20121, Salı günü bütün acıları, rahatsızlıkları dindi oğlumuzun, hayata ve bizlere veda etti.
Elbet birgün biryerlerde buluşacağız oğlum, şimdilik özgürce uç, uçabildiğin kadar. Biz seni çok sevdik, sen bize "annecim" dedin, "babacım" dedin ya, daha ne isteriz...
Hayatımıza dokundun, bizi mutlu ettin, umarım sen de mutlu uçmuşsundur bu hayattan, benim yakışıklı oğlum, bıdık kuşum🐦💔
Mia ve Hira'ya uzun ve sağlıklı ömürler diliyorum💛💛
Bıdık'la ilk fotoğrafımız...
2013 yılında, doğumgünümde eşimin armağanıydı bana.
Ailece...
Çocuklarla biryere gidişimiz.
Bir süre önce paylaştığım battaniyeyi prova için yatağın üzerine koyduğumda, Mia ve Bıdık sürekli üstündelerdi.
Aslında hiç gerçekleşmemiş olan bir an. (Photoshop yaptım)
Güle güle oğlum...
2013-2021
💔
Bıdık'la ilgili daha önce yazdğım bir yazıya
buradan ulaşabilirsiniz.