Havaların ısınmasıyla birlikte ben de atağa kalktım. Her zaman yaptığım gibi en son yaptğımı yayınlıyorum, paylaşacak çok proje var anlayacağınız.
Bugünkü konumuz kapı boyama:)
Kapımız gördüğünüz gibi siyahtı. Yeni taşındığımızda kırmızıya boyamak istedim hangi akla hizmet aldıysam yağlıboyayla:( Gördüğünüz gibi başarılı olamadım ve öylece bıraktım. Yaklaşık 1,5 yıldır böyle dalgalı duruyordu. Bugünlerde elimde boya ve fırçayla dolaştığım için bir anda gözüme takılan kapıya gelmişti sıra.
DYO Nanoipekmat beyaz boya ile sanırım 8-10 kat boyamşımdır.
Evet kapıyı beyaz boyamak istiyordum ama bir renk olsun istemiştim ve o da tabiki maviydi. Mavi boyamda vardı hazır.
Kalıp olarak ne kullanacaktım peki? Yıllardır yüz temizleme süngeri olarak duran fakat kullanmadığım süngerler geldi aklıma, hem de kendinden baklava dilimi. Fazla uğraştırmadan baskı işlemini de tamamladım herhangi bir şablona bağlı kalmadan, çünkü öyle bir hazırlığımda yoktu.
Kapı süsü olarakta evdeki bütün kozalakları topladım, kurdelelerle birleştirip astım. Hem kapı boyama işim, hem de kap süsü tamamlanmış oldu.
Bu arada bu madalyonun bu yüzü, diğer yüzü hala siyah:)) Ve tabiki siyah olarak kalacak, beyaz olursa çok dikkat çekermiş, sevgili öyle diyor:)
Hepinize mutlu günler dilerim.
7 Ağustos 2015
9 Temmuz 2015
Bitterli Magnolia Pudingi
Aslında adını Newyork'un meşhur Magnolia Pastanesi yani Manolya Pastanesi'nden alan; Türkçe adıyla Manolya Pudingi olan tatlıdan yola çıkarak yaptım ama kendi tarifimle.
Benim derdim her zaman çikolatalı, kakaolu ve de daha pratik tarifler olunca kendi tarifimle, muhteşem lezzeti yakaladım:))
3 su bardağı süt, 1 paket bitterli puding, 1/2 kakaolu puding, 1 paket krema ve 1 çay bardağı şekeri sürekli karıştırarak pişirdim.
1 paket petibör bisküviyi rondodan geçirdim.
Şeftali, kayısı ve kirazları yıkayıp, çekirdeklerini çıkarıp dilimledim.
Biraz soğuduktan sonra önce biraz puding, biraz ufalanmış bisküvi ve aralara arzuya göre meyveleri de koyarak katları oluşturdum. Hepsi bu kadar:)
Biraz soğuduktan sonra önce biraz puding, biraz ufalanmış bisküvi ve aralara arzuya göre meyveleri de koyarak katları oluşturdum. Hepsi bu kadar:)
Çilek olmasını çok isterdim fakat bulamadım. Kullandığım meyvelerle de çok güzel oldu.
Sevgiyle kalın.
1 Temmuz 2015
Basit ama güzel şeyleri seviyorsanız eğer...
Dün instagramda paylaştığım fotoğraf beğenilince, haydi bloga konu olsun dedim.
Basit ama güzel şeyleri severim ben. Bu tabakları da markette görüp aşık olmuştum aylar önce. Hemen bir paket aldım deniz yıldızlı olandan:) Geçengün de arkadaşımla başka bir markette dolaşırken mavi kuşlu olanını gördük birlikte aşık olduk bu sefer:)) Hatta bir paket alıp paylaştık ne yapacağız bu kadar tabağı deyip. Birkaç gün önce yine markette diğer mavi büyük ve küçük, ve bir de renkli olanını görünce aldım ve bir sürü tabağım oldu.
Can sıkıntısı mı desem, birşeyler üretme mi desem, zaman geçirmek mi, bir hoşluk yaratmak mı ne desem bilemedim:)) Çift taraflı bantla bantlayıp 5 dakikada duvara sıralamıştım bile tabakları:))
Marketlerin piknik seti satılan reyonlarını bir kez daha gözden geçirin derim. Çünkü tabaklar piknik tabakları, çünkü tabaklar kağıt tabaklar:)))
İster piknikte kullanın, ister evde. İster tabak olarak, isterseniz dekoratif amaçlı.
Sağlıklı, renkli ve zevkli geçsin günleriniz:))
Sevgiler...
İnstagram kullanıcı adım nagehanoge
Basit ama güzel şeyleri severim ben. Bu tabakları da markette görüp aşık olmuştum aylar önce. Hemen bir paket aldım deniz yıldızlı olandan:) Geçengün de arkadaşımla başka bir markette dolaşırken mavi kuşlu olanını gördük birlikte aşık olduk bu sefer:)) Hatta bir paket alıp paylaştık ne yapacağız bu kadar tabağı deyip. Birkaç gün önce yine markette diğer mavi büyük ve küçük, ve bir de renkli olanını görünce aldım ve bir sürü tabağım oldu.
Can sıkıntısı mı desem, birşeyler üretme mi desem, zaman geçirmek mi, bir hoşluk yaratmak mı ne desem bilemedim:)) Çift taraflı bantla bantlayıp 5 dakikada duvara sıralamıştım bile tabakları:))
Marketlerin piknik seti satılan reyonlarını bir kez daha gözden geçirin derim. Çünkü tabaklar piknik tabakları, çünkü tabaklar kağıt tabaklar:)))
İster piknikte kullanın, ister evde. İster tabak olarak, isterseniz dekoratif amaçlı.
Sağlıklı, renkli ve zevkli geçsin günleriniz:))
Sevgiler...
30 Haziran 2015
Urgan ve ahşap birleşirse raf olur mu?
Başlığa yanıtım, "olur, hem de çok güzel olur",
Aslında konumuz; neye niyet, neye kısmet:))
Bu rafları başka biryerde kullanmak üzere hazırlamasını istemiştik marangozumuzdan, fakat yanlış anlamış olacak ki hem kullandığı tahta, hem de ölçüsü yanlış olmuş. Sanki iyi de olmuş. Hemen balkonda gözüme hiç hoş görünmeyen klimanın motoruna alt taraftan kancalarla tutturmak suretiyle yerleştirdim. Çiçeklerim için iyi oldu.
Kullanılan malzemeler belli tahta ve urgan ve de tabiki insan gücü:))
Yapımında ve montajında hiç çivi kullanılmadı. Sadece düğüm atarak hazırlandı raflar.
Asıl projemi gerçekleştirdiğimde tekrar paylaşmak üzere şimdilik hoşçakalın:)
Sevgiyle kalın
p
Aslında konumuz; neye niyet, neye kısmet:))
Bu rafları başka biryerde kullanmak üzere hazırlamasını istemiştik marangozumuzdan, fakat yanlış anlamış olacak ki hem kullandığı tahta, hem de ölçüsü yanlış olmuş. Sanki iyi de olmuş. Hemen balkonda gözüme hiç hoş görünmeyen klimanın motoruna alt taraftan kancalarla tutturmak suretiyle yerleştirdim. Çiçeklerim için iyi oldu.
Kullanılan malzemeler belli tahta ve urgan ve de tabiki insan gücü:))
Yapımında ve montajında hiç çivi kullanılmadı. Sadece düğüm atarak hazırlandı raflar.
Asıl projemi gerçekleştirdiğimde tekrar paylaşmak üzere şimdilik hoşçakalın:)
Sevgiyle kalın
p
23 Haziran 2015
Evde Limonata Yapımı
Birkaç yıl önce sevgili Eda blogunda (stil direktörü) limonata tarifi vermişti. Birgün limonata yaparsam bu tarifle yapacağım demiştim ve yaptım, tam üç yıl sonra:)) Muhteşem bir lezzet. Siz de bir gün kendi limonatanızı yapmak isterseniz gönül rahatlığıyla bu tarifi deneyebilirsiniz.
İnstagramda yapmadan önce limonların fotoğrafını paylaşırken, limonata yapacağımı, güzel olursa tarifini paylaşacağım demiştim. Güzel olmadı, çok çok güzel oldu.
Takip etmek isterseniz, İnstagram kullanıcı adım nagehanoge
Ayrıca tarif Londra Four Seasons Otel'in limonata tarifi:)) Nasıl havalı değil mi??:) Orada olamasakta aynı lezzeti burada bulma imkanımız var. Yapıp ramazan sofralarınızı şenlendirin:) Ve işte tarifi...
Limonata malzemeleri:
* 6 adet limon
* yarım kg. şeker
* yarım kg. su
ve mutlaka ince rende
Limonata yapılışı:
Şeker ve suyu kaynatın soğuduğu zaman buzdolabına koyun. Limonata yapmaya karar verdiğiniz günün öncesinde veya bir kaç saat önceden şeker şurubunuz hazır olmalı.
Limonları ince rendeyle rendeleyin. (Asla limonun beyaz kısmı karışmayacak yoksa acı oluyormuş).
Genişce bir kapta bir avuç şekerle rendelenen limonu ovuşturun.
Limonları sıkıp bu karışıma ekleyin ve üzerini kapatıp bir saat bekletttikten sonra sık dişli süzgeçten bastırarak geçirin. Şeker şurubunuzu karışıma ilave edin.
Konstantre meyve suyu gibi düşünün. Arzuya göre dilediğiniz kadar su ekleyerek servis yapabilirsiniz.
6 tane limondan çok tatlı içemediğimiz için hatırı sayılır bir miktar limonatamız oldu:))
Nane ve limonla servis yapmayı unutmazsanız iyi olur:))
Afiyet olsun.
11 Haziran 2015
Balkon Zemin Seramiklerini Boyadım:) DIY
Yine evde fazla bulduğum şeyleri atmak üzere işe koyulmuşken boya kutularını gördüm. Bir süre önce banyo zemin ve duvar seramiklerini boyamıştım, onladan kalan boyalar. Atılacak kadar az değildi ve bir daha banyoyu boyamaya hiç niyetim yoktu. Ama balkona hep gözüm takılıyordu, sevimsiz bir rengi vardı. Bir süre önce düşündüm havalar birden ısınınca vazgeçmiştim. Baktım hava gayet güzel, serin ve yağmur yağacak gibi değil, Hemen başladım balkon seramiklerini boyamaya.
Evet işte öncesi ve sonrası:)) |
Aslında böyle bir zemin hayal ederek başlamamıştım fakat tamamen elimde olan malzemelerle yapınca böyle birşey oldu, eh fena da olmadı. Sanki eskisinden daha iyi. Banyoda kullandığım şablonu kullanarak desen yapabilirdim fakat sprey boya almam lazımdı ve hiçbiryere gitmek istemiyordum. Başka şablonlarım da vardı onları da kullanmak için mutlaka sprey boya olması lazım yoksa çok uğraşmak gerekir.
Şablon yoksa kumaş var. Kumaşı alıp çevire çevire rulo haline getirdim, fırçayla boyayı sürüp uyguladım. İki boy kumaş rulo yaptım, büyük ve küçük puantiyeler için. Kumaşın dokusu da bazı yerlerde daha net ve güzel görünüyor.
Bu bankı da geçenyıl kendim kaplayıp çuval bezi ve dantelle süslemiştim:)) Küçük tabureyi de bir süre önce annemlerin eski evindeki eşyaların arasından bulup getirip boyamıştım:)) |
Neden yeşil ve mavi, doğayı düşünerek bu renkleri kullandım. Yeryüzü ve gökyüzü gibi:))
28 Mayıs 2015
Gülümseten Browni Tarifi:)
Yeni evlendiğimde sevgili arkadaşım hasibe browni tarifini vermişti.
Bana çok uzaktı pasta, börek işleri. Ama aldığım tarifi yine canım arkadaşım geliyoruz, çayı demle dediğinde onlar gelene kadar yapmıştım bile. Çok da güzel olmuştu. İlk deneyim başarılı olunca sık sık yapmaya başladım. O kadar mutluydum ki o yıl anneler gününde anneme giderken bile bu keki yapıp götürmüştüm:)) Benim için bir pasta yapmanın önemini anlayın artık:) Oysa şimdi çocuk oyuncağı browni yapmak:)
Hem de gerçekten lezzetli:)
Tarifini o gün arkadaşımın verdiği şekliyle veriyorum. Benim gibi siz de gülümseyeceksiniz eminim:)
Browni malzemeleri:
1 su bardağı süt
1,5 su bardağı şeker
1 fiste tuz
1 su bardağı sıvıyağ (mısırözü kullanıyorum)
4-5 çorba kaşığı kakao
3 yumurta
1,5 su bardağı un
1 paket kabartma tozu
1 paket vanilya veya 1 çorba kaşığı tarçın
Browni yapılışı:
Şeker, yağ, süt, kakao, vanilya (veya tarçın), 1 fiske tuzu şeker eriyene kadar çırp
Bu karışımdan 1 kahve kupası ya da 1,5 su bardağı kadar ayır
Kalan karışıma yumurtayı ekledikten sonra fenalık geçirene kadar çırp:)))
Son olarak un ve kabartma tozunu ekleyip telle veya mikserin düşük devriyle karıştır
Yağlanmış kalıba dök
180 derecede yarım saat kadar pişir (süre midi fırın için)
Sıcacıkken kes, ayırdığın karışımı dök...
Tarif gülümsetiyor fakat ben hiç fenalık geçirene kadar çırpmadım çünkü hep mikser kullanarak yaptım:))
Bugün hava yağmurlu kapalı, tam bahar havası. En çok sevdiğim mevsim ayrıca.
Dışarı çıkamıyorsanız ve malzemeniz varsa yapın çayınızı demleyin muhteşem browniyi deneyin:)
Sevgiyle kalın...
Bana çok uzaktı pasta, börek işleri. Ama aldığım tarifi yine canım arkadaşım geliyoruz, çayı demle dediğinde onlar gelene kadar yapmıştım bile. Çok da güzel olmuştu. İlk deneyim başarılı olunca sık sık yapmaya başladım. O kadar mutluydum ki o yıl anneler gününde anneme giderken bile bu keki yapıp götürmüştüm:)) Benim için bir pasta yapmanın önemini anlayın artık:) Oysa şimdi çocuk oyuncağı browni yapmak:)
Hem de gerçekten lezzetli:)
Tarifini o gün arkadaşımın verdiği şekliyle veriyorum. Benim gibi siz de gülümseyeceksiniz eminim:)
Browni malzemeleri:
1 su bardağı süt
1,5 su bardağı şeker
1 fiste tuz
1 su bardağı sıvıyağ (mısırözü kullanıyorum)
4-5 çorba kaşığı kakao
3 yumurta
1,5 su bardağı un
1 paket kabartma tozu
1 paket vanilya veya 1 çorba kaşığı tarçın
Browni yapılışı:
Şeker, yağ, süt, kakao, vanilya (veya tarçın), 1 fiske tuzu şeker eriyene kadar çırp
Bu karışımdan 1 kahve kupası ya da 1,5 su bardağı kadar ayır
Kalan karışıma yumurtayı ekledikten sonra fenalık geçirene kadar çırp:)))
Son olarak un ve kabartma tozunu ekleyip telle veya mikserin düşük devriyle karıştır
Yağlanmış kalıba dök
180 derecede yarım saat kadar pişir (süre midi fırın için)
Sıcacıkken kes, ayırdığın karışımı dök...
Tarif gülümsetiyor fakat ben hiç fenalık geçirene kadar çırpmadım çünkü hep mikser kullanarak yaptım:))
Bugün hava yağmurlu kapalı, tam bahar havası. En çok sevdiğim mevsim ayrıca.
Dışarı çıkamıyorsanız ve malzemeniz varsa yapın çayınızı demleyin muhteşem browniyi deneyin:)
Sevgiyle kalın...
8 Mayıs 2015
Vişneli Cheescake - (Bir Tatlı, Bir Acı)
Ben bu tarifi hazırlayalı birkaç gün oldu fakat fırsat bulup yayınlayamamıştım.
Tariften önce sevgili cihan'ın bahçesi'ni ansızın kaybettiğimiz için çok üzgün olduğumu belirtmek istiyorum. Her defasında yüzümde gülümseme ile yazılarını okuyup, fotoğraflarına baktığım, ilham aldığım, tanımadan sevdiğim arkadaşımdı.
bir yazısının sonunda şöyle demiş cihan,
... ve islerden bunalinca cay koseme,,,el islerime devam
benden sizlere kucucuk bir tavsiye...kendinize ait minik tek bir koltuk,,,sehpadan olusan
size keyif veren bir koseniz olsun...bir limon sandigini boyayin,,,size ait ozel makasinizi,,,iplerinizi,,,kurdelelerinizi,,,kumaslarinizi
icine yerlestirin...daha bir guzel bakicaksiniz hayata,,,eminim buna
mutluluk insan omrunu uzatirmis...bilmem uzatirmida?...
Bu durumda ömrü uzatmaz da, keyifli bir hayat sürmemizi sağlar sonucu çıkıyor. Öyle olsaydı uzun yıllar kanaviçelerin, kuşların, çantaların, sandıkların, boyaların ve o harika evinde yaşardın sevgili cihan:(
Allah rahmet eylesin, mekanın cennet olsun.
Çok sevdiğin evlatlarına, torunlarına ve sevenlerine sabır diliyorum.
En az kendi bahçen kadar güzel bir bahçedesindir dilerim...
Nurlar içinde yat sevgili cihan...
--------
Vişneli Cheescake
İstanbul'dayken, çok sık yememekle beraber, olduğunda hiç affetmediğim chesscake yaptık kayınvalidemle beraber.
Tariften önce sevgili cihan'ın bahçesi'ni ansızın kaybettiğimiz için çok üzgün olduğumu belirtmek istiyorum. Her defasında yüzümde gülümseme ile yazılarını okuyup, fotoğraflarına baktığım, ilham aldığım, tanımadan sevdiğim arkadaşımdı.
bir yazısının sonunda şöyle demiş cihan,
... ve islerden bunalinca cay koseme,,,el islerime devam
benden sizlere kucucuk bir tavsiye...kendinize ait minik tek bir koltuk,,,sehpadan olusan
size keyif veren bir koseniz olsun...bir limon sandigini boyayin,,,size ait ozel makasinizi,,,iplerinizi,,,kurdelelerinizi,,,kumaslarinizi
icine yerlestirin...daha bir guzel bakicaksiniz hayata,,,eminim buna
mutluluk insan omrunu uzatirmis...bilmem uzatirmida?...
Bu durumda ömrü uzatmaz da, keyifli bir hayat sürmemizi sağlar sonucu çıkıyor. Öyle olsaydı uzun yıllar kanaviçelerin, kuşların, çantaların, sandıkların, boyaların ve o harika evinde yaşardın sevgili cihan:(
Allah rahmet eylesin, mekanın cennet olsun.
Çok sevdiğin evlatlarına, torunlarına ve sevenlerine sabır diliyorum.
En az kendi bahçen kadar güzel bir bahçedesindir dilerim...
Nurlar içinde yat sevgili cihan...
--------
Vişneli Cheescake
İstanbul'dayken, çok sık yememekle beraber, olduğunda hiç affetmediğim chesscake yaptık kayınvalidemle beraber.
Her ikimizinde ilk denemesiydi.
Benim pratik olmayan hiçbirşeyi yapmama alışkanlığım vardır çoğu zaman. Cheescake de bunlardan biriydi ta ki yapana kadar. O kadar da uğraştırmıyormuş, hem de çok güzel oluyormuş.
Cheescake Malzemeleri:
Cheescake Malzemeleri:
- 500 gr labne peyniri
- 250 gr yoğurt ( 2,5 su bardağı )
- 2,5 su bardağı toz şeker
- 3 adet yumurta
- 2 çorba kaşığı tereyağı
- 2 paket petibör bisküvi
- 1 su bardağı süt
- 1,5 kahve fincanı un
- Sosu için:
- 250 gr dondurulmuş vişne
- 1 su bardağı toz şeker
- 1 çay bardağı su
Cheescake Hazırlanışı:
- Vişneli cheescake hazırlamaya ilk olarak 250 gr donmuş vişne küçük bir tencereye koyarak üzerine 1 su bardağı toz şeker ve 1 çay bardağı su ilave ederek kıvam alarak kaynatalım ve ocaktan alarak soğuma bırakalım.
- Daha sonra petibör bisküvileri bir merdane yardımıyla ezerek toz haline getirelim.
- Ardından uygun bir tavaya 2 çorba kaşığı tereyağını ekleyerek eritelim ve üzerine ufalanmış bisküvileri ilave ederek bisküviler hafifçe renk değiştirinceye kadar karıştırarak kavuralım. Ardından cheescake kalıbımızın kenarlarını yağlayarak tabanına da yağlı kağıdı yerleştirip kavurduğumuz bisküvileri bir kaşık yardımıyla bastırarak soğumaya bırakalım.
- Ardından bir tencereye toz şeker, süt, yoğurt ve yumurtaları ilave ederek bir çırpma teli yardımıyla karışımın içindeki şeker eriyinceye kadar çırpalım.
- Üzerine labne peynir ve un ekleyerek tekrar çırpmaya devam edelim. İyice çırpılan karışımı bir tel süzgeç yardımıyla süzerek kalıbın içinde soğuyan bisküvilerin üzerine gezdirerek dökelim.
- Fırınımızı 160 derecede önceden ısıtarak cheescake kalıbını fırına vererek 50 dakika pişirelim. Sonrasında keki fırından çıkartarak iyice soğumasını sağlayalım ve hazırlamış olduğumuz vişneli sosu kekin üzerine yayarak dilimleyip servise sunalım.
- Afiyet Olsun!
Tarifi şuradan alıp vişneliye uyarlamıştık...
İyi geceler, mutlu bir hafta sonu diliyorum hepinize:)
İyi geceler, mutlu bir hafta sonu diliyorum hepinize:)
16 Nisan 2015
Huzurlarınızda Yeni Yastıklarım...
Şahane bir günden hepinize merhaba.
Nihayet bahar geldi diyebiliyorum, içim kıpır, kıpır:)
Hobi işlerine başladığım günden beri sürekli yastık yapıyorum. İlk yastıklar annemin dikip bana verdiği yastıklara aplike uygulayarak yaptıklarımdı. Buradan ve buradan bakabilirsiniz. Bunlar ilk yaptıklarımdı, bloguma şöyle bir göz atarsanız diğer yastıklarımı da görebilirsiniz:))
Yıllar içerisinde bu yastıklara yenileri de eklendi, benim ilgi alanlarım ve ufkum açıldıkça yeni yeni birşeyler yapmaya çalıştım. Takdir edersiniz ki evin her tarafı yastıklarla doldu taştı. Ve ben hala yastık yapmayı çok seviyorum:)
Bu aralar değişik malzemeler kullanarak yastıklar yapmaya başladım. Değişik malzeme ve teknik arayışım ve bu konudaki merakım bitecek gibi değil, bu yüzden artık yaptığım yastıkları satışa çıkarmaya karar verdim. Başta evimin ve dolayısıyla benim huzurum için:)) Aksi takdirde yastıklar içeri biz dışarı bir durum ortaya çıkabilir:)
Yastık özellikleri:
baskısı bana ait,
58x28 cm. ebatlarında,
beyaz üzerine mavi stencil uygulamalı,
arkadan geçirmeli, kullanımı çok rahat.
2 adet
nagehanoge@gmail.com adresinden bilgi alabilirsiniz.
Sevgili Fidan Hanım'ın blog toplantısı için haftasonunda İstanbul'a gidiyorum ve sonrasında bir hafta boyunca İstanbul'da olacağım, mutluyum:))
Bekle beni İstanbul...
3 Nisan 2015
Kendi Kendim(L)e Mim!
Bu sabah annemin göz doktorundaki randevusu için erkenden çıktık, henüz haberleri izlememiş, dinlememiştim. Girdiğim marketteki tv,'de gördüm ki Kayahan'ı kaybetmişiz. Yıllardır birçok şarkısını severek dinlediğim bir sanatçıyı kaybetmiş olmanın üzüntüsünü yaşıyorum. Mekanı cennet olsun. Yakınlarının ve sevenlerinin başı sağ olsun.
********
Bir kaç gün önce de Sosyal Medya Cafe'nin sahibi sevgili Sibel beni Kafa Dergi'ye ait sorularla mimlediğini haber verdi. 1-2 gün izin istemiştim o günlerde müsait değildim. Sürem doldu ve görevimi yerine getiriyorum:))
İsteyen herkes bu soruları (ya da bazılarını) cevaplayabilir, yorum kutusuna yazıp hepimizle paylaşabilir! İşte benim cevaplarım...
Bilgisayarının masaüstündeki görüntü ne?
Mavi bir fon.
Bir kafeye girdiğinde genellikle ne siparişi verirsin?
Bu gittiğim kafeye göre değişir. Varsa çay. Uzun oturacaksam ardından bir de kahve:)
Google'da aradığın en son şey ne?
Yemek tarifi aramıştım.
Mesajlaştığın ya da konuştuğun son insan kim?
Kuzenime istediği bir numarayı mesaj olarak atmıştım. Mesajla pek işim olmuyor:)
En son az önce eşimle konuştum.
Tiyatroya en son ne zaman gittin?
Bu soruyu görünce ne kadar uzak kaldığımı farkettim belkide hayatımda en çok ara verdiğim dönem. 3 yıl önce Keşanlı Ali Destanı'na gitmiştim. Tiyatro dönüşü kötü bir olay oldu, annem kalp krizi geçirdi, hastaneye kaldırdık. Sonrasında açık kalp ameliyatı ve upuzun bir süreç... Çok şükür şimdilerde daha iyi.
Sinemaya en son ne zaman gittin?
Sinema için de aynı şeyi söyleyebilirim, neredeyse ayda 2 kez gittiğimiz sinemaya en son kaç ay önce gittiğimi ve hangi filmi izlediğimi hatırlamıyorum:(
Hangi diziyi herkes izlemeli?
Bence hiçbir dizi izlenmemeli. Zaman kaybından başka birşey değil.
En son ne tür bir müzik dinledin?
iTunes'u açtığımda karışık olarak her tür müziği dinlerim ama son aylarda sıklıkla Kayahan'ın En İyileri albümünü dinliyorum.
Seni en çok ne çıldırtır?
Saygısızlık, iki yüzlülük, fazla merak vs. vs. vs.
Ne zaman uyanırsın?
Genelde erken uyanırım. Çok nadirdir öğlene kadar uyuduğum. Sevmem fazla uyumayı.
Yıl içindeki en favori günün hangisi?
Keyifle ve sağlıkla geçen her gün favoridir benim için:)
İnternetteki ilk adın neydi?
Nagihane olarak bir blog açmıştım. Kısa süre kapatıp asortik olarak blog açtım fakat kimliğim hep açıktır. O kadar gizemli olmaya gerek yok:)
Favori emojin hangisi?
Smile tabiki:)))
Birini seç: Kedi mi köpek mi?
Köpek.
Kuzey mi güney mi?
Güney.
İstanbul'la ilgili sevmediğin bir şey?
Trafik, düzensizlik ve kalabalık.
İstanbul'da en çok sevdiğin üç semt?
4 yıl yaşamış olmama rağmen her semtini bilmiyorum tabiki ama Göksu, Bakırköy'ün bazı yerleri, Taksim ve ara sokaklarını seviyorum.
Kafanda genel olarak ne olur?
Duruma göre herşey olabilir, hiç durmaz o kafa hep dolu, dolu fikirler düşünceler, yapılacaklar, yapmak istenenler gibi...
Komedi mi dram mı?
Komedi de, dram da. Ama kaliteli olanından tabiki:)
Çay mı kahve mi?
Çay (genelde bitki çayları, en çokda yeşilçay) birkaç yıl öncesine kadar içtiğim kahve sayılıdır. Şimdilede hergün mutlaka bir kahve, bazen iki kahve bile içtiğim oluyor:)) Bazen durumu abartıyorum sanırım.
Bu soruları cevaplamadan önce ne yapıyordun?
Annemle dr.a gittik, kontrolümüz bitince, hastane karşısındaki çay bahçesinde oturup bir çay içtik. Geziyordum yani:))
Bu soruları cevapladıktan sonra ne yapacaksın?
Biraz dinlendikten sonra hobilerimle ilgileneceğim.
Son olarak:
Bir sırrını paylaş. Peki hemen paylaşayım:)))
Çok teşekkür ederim Sosyal Medya Kafe sahibi sevgili Sibel'e.
İsim belirtmem gerekiyorsa;
Smilenaworld, Mutlueller, Nilgün Erzik, İfyouwanttobe, Alanay Mim zincirine katılır mısınız acaba?? :)) Şimdiden çok çok teşekekür ederim.
Herkese mutlu, huzurlu, keyifli günler diliyorum...
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)